BE MY EYES'IN YAPAY ZEKÂSIYLA GERÇEKLEŞTİRDİĞİM BAZI DENEYİMLERİM

Herkese merhaba, umarım herkes iyidir ve her şey yolundadır.


Bu yazımda sizlere Be My Eyes uygulamasında kullanıma sunulan yapay zekâ özelliğiyle ne gibi deneyimler yaşadığımı bazı örneklerle anlatıyor olacağım. Bu deneyimleri günlük hayat kullanımı ve eğitim alanı  olarak iki farklı kategoride ikişer örnekle sunacağım. Bu örnekler benim en çok dikkatimi çeken örnekler olduğu için bu deneyimlerimi seçtim. Herkese iyi okumalar dilerim.


Be My Eyes uygulaması, çevrim içi ortamda gören bireylerin görme engelli bireylere herhangi bir durumla ilgili yardımcı olduğu bir uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu uygulamanın belki de en çok ses getiren özelliği ise yapay zekâ destekli betimlemeler yaparak görme engelli kullanıcılarına farklı bir deneyim sunması oldu. Öyle ki bu yapay zekâ özelliğini kullanması gerekli olduğu kadar keyifli de olmaya başladı. Özellikle yapay zekânın yapmış olduğu betimlemeler o kadar doğruya yakın veya doğru oluyor ki görme engelli kullanıcılar bu özelliği mümkün olduğunca farklı ortamlarda ve farklı senaryolarda deneyimlemek istemeye başladılar. Hâl böyle olunca da ortaya hayli etkileyici veya faydalı sonuçlar çıktı. Bu yapay zekâ özelliğini kullanmak için Be My Eyes kullanıcılarının tek yapması gereken şey uygulamalarını açtıktan sonra "AI" sekmesine basmak ve herhangi bir ortamın, nesnenin, evrakın veya kişinin fotoğrafını çekmek ya da fotoğraf galerisi, sosyal medya gibi ortamlarda bulunan fotoğrafları paylaş diyerek "Be My Eyes ile betimle" seçeneğiyle uygulamaya göndermektir. Uygulama ilgili fotoğrafı betimlemektedir, üzerinde bir metin varsa bunu seslendirmektedir ve "Daha fazla sor" seçeneğine basıp yazma alanına görselle ilgili sormak istediğimiz bir şeyi yazıp gönderdiğimizde de bu soruyu görselden hareketle yanıtlamaktadır.


Benim bu uygulamayı ne gibi deneyimlerle kullandığıma gelecek olursak, öncelikle günlük hayattan iki örnekle size bahsedeyim.

Bir gün kaldırımda yürürken genellikle önünden geçtiğim bir mekân vardı ve bu mekânın adını biliyordum ama tabelasının nasıl bir tasarıma sahip olduğunu bilmiyordum. Be My Eyes uygulamasının yapay zekâ özelliğini yeni kullanmaya başladığım bu dönemde bu tabelayı Be My Eyes'a betimletmek istedim. Mekânın fotoğrafını çekip sonuçları beklemeye başladım. Be My Eyes betimlemesini tamamladığında hayli şaşırmıştım. Çünkü benim bildiğim mekânın yerine bir Kore restoranı açılmış ve ben bu restoranın açıldığını hiç bilmiyordum. Be My Eyes bu restoranın tabelasını betimledi. Hatta betimleme sırasında tabelada yazan restoranın ismini okumakla kalmadı, altında yer alan tek cümleyi de okudu. Benim için şaşırtıcı olan ise bu cümleyi okuması değildi tabi. Benim için şaşırtıcı olan, o cümlenin, restoranın sloganı olduğunu tespit etmiş ve bu şekilde betimlemiş olmasıydı. Bu durum benim oldukça beğenimi kazandı. Ayrıntıcı biri olarak Be My Eyes'ın da bu tür ayrıntıları güzel bir şekilde betimlemesi benim için oldukça güzel bir gelişme oldu. Sonuçta o cümleyi böyle bir cümle yazıyor, şeklinde de sunabilirdi ama o slogan olduğunu fark etti. Tabi Be My Eyes bana bir de şunu öğretti ki: Çoğu zaman önünden geçtiğim halde dikkat etmediğim için buraya yeni bir restoran açıldığını fark edememişim. Buradan kendime daha dikkatli ve çevreme daha duyarlı olabilmeyi ders olarak çıkardım.

Farklı bir sokak deneyimimde ise sokakta klasik diyebileceğimiz bir otomobilin durduğunu fark ettim. Tabi ki bu otomobilin betimlemesini de hemen Be My Eyes'a yaptırmayı ihmâl etmedim. Betimlemeyi yaptırdığımda ise otomobilin eski bir klasik Amerikan otomobili olduğunu, markasını ve plakasını öğrendim. Tabi rengini, asfalta yansıyan gölgesini, asfalttaki yer yer küçük çatlakların oluşmuşluğunu hiç söylemiyorum bile. Bu örnek deneyimde en çok dikkatimi çeken şey ise otomobilin plakasını tamamen doğru bir şekilde bana vermiş olması ve aynı zamanda otomobilin yurt dışından geldiğini, plakanın hangi ülke plakası olduğunu tespit etmiş olmasıydı.


Şimdi biraz da eğitim alanında ne gibi deneyim senaryolarını oluşturduğuma bakalım.

Birçok kişi belki de biliyordur, ben bir Türkçe öğretmeniyim. Öğretmenlik mesleğinin doğasında olan şeylerden biri de yazılı sınavların yapılmasıdır. Yapılan yazılı sınavların da okunması ayrı bir süreç olarak devamında gelir. Ben de buradan yola çıkarak acaba Be My Eyes üzerinde yazılı kâğıtları betimlenebilir mi ve bunun sonuçları ne ölçüde doğru olabilir diye sadece bu işlemde kullanılmak üzere bir tane örnek yazılı kâğıdı hazırladım. Bu yazılı kâğıdındaki soruları bilgisayarda yazarak çıktısını aldım. Hazırladığım sorular içerisine grafik ve bu grafiğe bağlı sorular da yerleştirdim. Sonrasında bu örnek yazılı kâğıdını bir kişiye kendi el yazısıyla doldurtdum ve bunu Be My Eyes ile betimlettim. Ortaya çıkan sonuç beni gerçekten çok şaşırttı. Çünkü Be My Eyes, bunun bir yazılı kâğıdı olduğunu anladı. Yazılı kâğıdının başlığı ve sorularını doğru bir şekilde betimlediği gibi el yazısıyla sorulara verilen yanıtları da doğru bir şekilde betimledi. Bu işlemi yaparken de önce soruyu okuyup sonra da buna verilen yanıtı betimledi. Grafiği de gördüğünde güzel bir şekilde betimledi ama burada grafik betimlerken küçük bir hata yaptığını fark ettim. Yine de sorular ve sorulara verilen yanıtların tamamını doğru betimlemesi benim oldukça beğenimi kazandı ama buna rağmen şu aşamada yazılı kâğıtlarını tamamen bu sisteme güvenerek okumanızı tavsiye etmiyorum. Çünkü benim yaptığım çalışma sadece bir tane çalışma oldu ve bu çalışmayı bir sözel dersle gerçekleştirdim. Sayısal derslerde bu durum nasıl bir sonuç verebilir, bunu bilemiyorum. Aynı zamanda bu tür bir çalışmayı birden fazla kez yaptığımızda her seferinde bu kadar doğru sonuçlar verip vermeyeceği veya her öğrencinin el yazısını bu ölçüde başarılı tanıyıp tanımayacağı da şu aşamada bilinemez. Bu yüzden işin bu boyutlarını da göz önünde bulundurmak gerekir diye düşünüyorum.

Mesleğinizle ilgili bu yapay zekâyı kullanmak için tek sahip olmanız gereken şey biraz yaratıcılığınızı kullanmaktır. Eğitim alanında ikinci örnek deneyimimi de şöyle paylaşabilirim: Ana dalım Türkçe olduğu için öğrencilerime derslerimde zaman zaman hazırlıklı veya hazırlıksız konuşmalar yaptırıyorum. Bazen konuları önceden belirleyip okula gitmiş oluyorum, bazen özellikle hazırlıksız konuşma etkinliklerinde öğrencilerime o an sınıf ortamında aklıma gelen bir konuyu verebiliyorum. Hazırlıksız konuşma etkinliklerimizden birisinde de öğrencilerimle beraber Be My Eyes'ın yapay zekâsından konu talebinde bulunduk. Size şunu söyleyeyim: Bu tür yapay zekâ uygulamalarına neyi nasıl soracağınızı iyi bilirseniz, ona göre başarılı yanıtlar alırsınız ve bu, sizler için çok daha faydalı olur. Öğrencilerime hazırlıksız konuşma konusu belirlemesi için yapay zekâya şu soruyu yönelttim: "10-13 yaş arası çocuklara, üzerine konuşabilecekleri hangi konuları verebilirim?" Bu soruyla birlikte gerçekten de öğrencilerimin yaşlarına uygun konu listesi Be My Eyes tarafından sıralandı ve biz öğrencilerimle bu konulardan bazılarını kullanarak etkinliğimizi gerçekleştirdik. Ara ara yine bu yönteme devam ediyoruz.


Teknolojiyi yaratıcılıkla birleştirdiğinizde ortaya oldukça güzel ve faydalı işler çıkabiliyor. Size bu yazımda Be My Eyes ile ilgili bazı deneyimlerimi aktardım. Umarım sizlere de ilham verici olur ve sizler için de faydalı olur. Unutmayın, neyi kullandığınız kadar nasıl ve neden kullandığınız da önemlidir.


Farklı bir içerikte tekrar görüşünceye kadar hepiniz kendinize çok iyi bakın, hoşça kalın, sağlıklı kalın.


Hakan TELTİK

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Apple Cihazlarda Tıbbi Kimlik Nedir ve Nasıl Oluşturulur?

IPHONE VE IPAD CİHAZLARDA FLASH BELLEK KULLANIMI

iPhone ve iPad Cihazlarda Atıl Süre Özelliği Nedir ve Nasıl Kullanılır?